Kitap okuma oranında gelişmekte olan ülkeler arasında çok kötü bir yerde olan Türkiye için büyük bir önem arzeden ve bu sene 28.si düzenlen İstanbul kültür ve sanat fuarından sonra şimdi de 3.si düzenlenen Çukuroa kitap fuarında bulunmak kendim ve aşık olduğum memleketim Şırnak adına bana bir gurur verdi, aynı zamanda bu önemli katılım bende büyük bir sevinç yarattı.
Burada fuara gelen kitap severlerin kitabımıza olan ilgileri de ayrıca beni mutlu eden bir diğer nokta. Tek amacım memleketimi en iyi şekilde tanıtma ve her anlamda bunu sağlamaya çalışmaktır. Bu fuar da bunu kısmen de olsa yapmaya çalıştım. Özellikle bizi yanlış algılayan tanıyan yüzlerce insanla sohbet etme tanışma şansımız oldu.
Bunlar arasında Türkiye’de best seller olan “yazar, gazeteci ve akademisyen başta olmak üzere” arkadaşlarımızın da olması beni sevindirdi. Hepsinin genel bir kanısı olan yargıların değişimine bir katkımız olmuş ise memleketim Şırnak’ım adına bununla gurur duyarım. Umarım başka arkadaşlarımızda kültüre, edebiyata sanata ilgi duyar ve böylesi önemli fuarlarda medeniyetlerin başkenti, aşkın ve barışın başlangıç yeri olan Şehe-i Nuh’un hak ettiği yerini almasına vesile kılar.
Türkiye’de en çok öne çıkan 300 şair yazarın arasına girerek yaşadığım mazlumiyetin başkenti olan memleketimi naçizane temsil etme misyonu açıkçası beni son derece heyecanlandırırken aynı zamanda medeniyetin de başkenti olan şehr-i Nuh’unda tanıtımda kesinlikle hak etmediği bir yerde olduğunu da görmem beni üzen bir diğer nokta, anladım ki, kendimizi ancak böylesi önem arz eden kültürel ve sanatsal aktivitelerde daha iyi tanıtarak bir şekilde ulusal basının Şırnak’a yıllarca yaptığı şiddet propagandasını kısmen de olsa yıkabiliriz.
Evet, insanlar bizi anlamıyorlar yada eksik, yalan yanlış anlıyorlar ne yazık ki… Bu fobiyi ve önyargıları insanların hafızalarında kırmayı Şırnaklı aydın ve entelektüeller ya da bir şekilde memleketine aşık olan insanlar olarak bunu kendimize bir ödev olarak algılamalıyız. İstanbul’dan sonra Adana’da yapılan kültür fuarına davet edilmem açıkçası beni pek şaşırtmadı, ancak burada bulunduğum bir hafta boyunca tanıştığım, konuştuğum kitaplarımı imzaladığım Adanalı ya da değişik illerden gelen insanlara dakikalarca zaman ayırıp onlara Şırnak’ı Şırnaklıları anlattım, Mem-u Zini, Mela-ye Ceziri’yi, İsmail ebul iz-i, Feki Teyran’ı Cudi dağını, Nuh tufanını kısaca her anlamda bize yapılanın büyük bir haksızlık olduğunu bıkmadan saatlerce anlatmaya tanıştım. İnsanlarında buna tepkisi, sadece bunları bilmiyoruz şeklindeydi.
Bunun yanında yine bir hafta boyunca insanların bulunduğumuz Do standına akın etmeleri sonucu bize gösterilen ilgiden de anladım ki, insanlarda bizi tanımak istiyorlar. Yeter ki biz bundan beri kalmayalım. Yara Adlı Romanım başta olmak üzere Olağanüstü Akşamlar ve Yarım Kalan bir Mevsim adlı şiir kitaplarımın son günde tükenmesi de beni Şırnak adına ayrıca sevindiren en önemli noktaydı. Tekrar vurgulamak isterim ki,Benim en büyük misyonum aşık olduğum Şırnak’ımı en iyi şekilde bulunduğum her ortamda dilim döndüğünce her yönüyle hak ettiği şekilde anlatmak ifade etmektir. Bu anlamda Fuarlar, en önemli tanıtım yerleridir.
Özellikle bu sene 3.sü düzenlenen Adana kitap ve eğitim fuarında usta kalemlerle yazar ve şairlerle yaptığımız sohbetler ve bunun yankısı olarak onların Do standımıza gelip bizi desteklemeleri sıcak bir ortamda geçen dostane ilişkilerde de ana tema yine yaşadığım kent Şırnak’tı. Kısaca fuar son derece verimli geçti, kendi adıma keyif aldığımı söyleyebilirim. Umarım başka arkadaşlarda kültüre, edebiyata sanata ilgi duyar ve böylesi önemli fuarlarda medeniyetlerin başkenti, aşkın, hümanizmin ve barışın ana unsuru olan Şırnak’ı hak ettiği yere gelmesi için ilgilerini daha da artırırlar….
Kültürle, sanatla, edebiyatla dengbejlerimizle kısaca bilgiyle barışı, özgürlüğü sevgiyi tesis ederiz "ANCAK" diyorum…
Bir hafta boyunca kaldığım Adana kitap ve eğitim fuarında, Bana destek çıkan, beni yalnız bırakmayan, beni ilgiyle teveccühlerinden maruz bırakmayan değerli okurlarıma, fuara kadar gelip yanımda bulunmaktan geri durmayan dostlarıma, bana yürekleri kadar güzel kokan çiçek gönderenlere de ayrıca sonsuz teşekkürlerimi bir borç bilirim. Ayrıca yanımda olmasını şiddetle arzu ettiğim "bana önem verdiklerini sandığım Adanadan Mersinden"bazı sevdiklerimin beni yalnız bırakıp gelmemelerinede kızmayıp, onlara da teşekkür ediyorum!!!...
Eminimki, işlerinin yoğunluğu buna engel olmuştur(!)
Şiir Sevgi ve Barışla kalınız...