Gecenin en aydınlık, en sevdalı en umutsu deminde, Çöker karanlığın gölgesi apaydınlık yüreklere, Dağılır barışa çalan ürkek umutlar naçar yüzlerde. Yarınsız yarınlara dair kurulan bembeyaz düşler, Dillerde söylenen barış türküleri ninnilere dönüşür. Daracık odalara çekilir, en insancıl güfteler, Bir ürperti belirir, en sıcak gözlerde donuklaşır renkler, Çatılır kaşlar, karanlığında gecenin sarar tedirginlik tüm şehri.
Silahlar çekilir, bir biri ardına Yuvalarında serçeler uçuşur dört bir yana, Korku salar, ölüm çığlıkları gezer caddelerde. Sesi yankılanır tüm aleme ihanetin kör gözü, Cudi haykırır, Dicle taşar, Gökyüzünde şimşekler çakar, Ardı sıra gün açar, Güneşlerde dağılır kara gölgeler, Doğan bebeklere barış denir, Barış büyür, barış güler, barış sever Zindansız bir doğuş olur sancısız Mayınsız bir coğrafyada,
Adı beyaz bir sayfada sevgi Adı nefretin yüklenmediği, Kinin bilenmediği bir gelecek. Adı, yarınlarda bir barış çığlığı, Adı prangasız bir düşün cüzamlı sevdası, Adı, bütün bir alemi kapsayan insanlık tutkusu…
Ve adı yaşamsal paylaşımlarda, yaşamsal yüreklerde Söylenen, sınırsız, savaşsız, Evrensel kardeşliğe bir şarkıdır... Dostluk, barış, sevgi, sevda, paylaşım, adalet, özgürlük
Tüm nağmelerde, Türkülerde, Şiirlerde Bütün ressamların resimlerinde Mavi tonlara bürünür Deniz mavi, gök mavi, yürek mavi Aynı yürekle bir cocuk gülüşünde
Her dilde ortak bir sevinç, Ortak bir gelecek, Tek bir yürek olmalı Barış… Yüreklerin tek dili olmalı Barış Barış, İllede Barış… |