Kabarıyor hüznün suları çocukların gözünden Ölürken bir yaşam güzlerin duldalarında… Ürkütülürken yarınlar yorgun düşer gece, Eteklerine dökülür Cudi’nin bir bir yıldızlar, Sabır taşı zir ü zeber olur. Kelepçelenmiş bir aşkın kanayan ellerinden Kaç bahar daha suskun kalacak Soluksuz kalan mevsimlerin kıyam çiçekleri? Örtülürken bir sevdanın üzeri zifiri karanlıkla Kaç beden daha büyüterek can alacak? Suskun güneşin çiçekleri ne zaman boy verir bilinmez Kan damıtılan bir miladın suskun yüreğinden…
Talan edilen bir hayatın adı olur şerha, Yoksa işin topla bütün ölümleri, Suskunluğun işgal ettiği dünlerden. Kavganın ortasında adını yitirir hayat, Cellatlara teslim edilirken mimlenir gülüşler, Uyanmaz sevgilim özgürlük Acının kuşattığı şehirlerden…
Sevda da, kuşlar da gider yetim kalır türküler… Bir sonun başlangıcına tanıklık eder şair Ve suskunluğu bozan bir tek şiirdir artık Esir düşerken bir aşkın ketum çığlığı… |