Ve Anlıyorum...

 

Bir an için hayalini düşünüp,
Gözlerimde canlandırırım,
Derin derin bakışlardan sonra.
Kıyam edip ağır ağır sana yönelir,
Tutup ellerinden seni öpesim gelir.
Kır çiçeklerinin arasına alıp,
Saçlarına papatyalardan taç koyup,
Ellerine bir demet nergis veresim gelir.

Ellerimle saçlarını okşamak isterken,
Bin yıllık bir hasret iştiyakıyla
Şuurumu kaybeder,
Çocuklaşır, gözlerine bakan gözlerim.
Beni geri çeken bir “efsun” var sanki
Yanımdasın, gözlerimin önünde,
Lodosun zülfünü okşayışını seyrediyorum,
Ama dokunamıyorum, okşayamıyorum....

Zifiri karanlığında,
Ellerim boşlukta yüzer öylece
Düşlerimde sen uzak bir umut…
Sen, ulaşılmaz Süreyya yıldızı…
Sen, derinliklerinde yüreğimin apaydın hasret güneşi....
Sen, bende bütünleşen bir barış türküsü....

Sana sevdamı anlatırken,
Hislerim sermest
İzahı muhal olur yüreğimin, lal kesilirim
Oysaki yanında badem gözlerinden,
yüreğinin derinliklerini seyrederim.
Kendimi uçurumun kenarında, sensizliğin girdabında,
Bir idam mahkumu gibi gözlerim sana akar....
Nisan yağmurlarına dönüşür; damlacıklar....
Üzerimde mahkum elbiseleri,
Ellerimde esaretin zinciri,
Yanlarımda birer cellat,
Sehpasına takılan gözlerimden dökülen göz yaşlarım,
Sensizliğin dehlizlerine akıyordu…

Son dileğim sorulmadan, yaşama, sana,
Yakut gözlerine elveda dercesine,
Feryatlar yükselir, aydınlık demlerimin karanlıklarında…

Suçum nedir? derken
”Sevmek diyorlar.” Ve suçuma razı oluyorum.
Urganın boynuma takıldığı anda.
Yorganımı kaldırdığımda kan ter içinde
Bir kabus olduğunu anlıyorum;
Ve sen yoktun yine.
Ellerini tutamamıştım, saçlarını okşayamamıştım,
Gözlerine dokunamamıştım gözlerimle,
Dudaklarının sıcaklığını hissedememiştim çatlak dudaklarımla,
Düşlerimde, sen bir yakamoza dönüşememiştin sensizliğin girdabında.
Uzak ufukların yarınları,seni yakınlaştıramamıştı,
Zindanlarımda sen, barış türküsü çalamamıştın,
Sevgim, boşlukta yüzen avuçlarımda kalmıştı.
Annesini kaybetmiş bir bebek misali
Sana akıyordu Dicle gibi coşkun deli gözlerim.
Sensizliğin kanser izi hâlâ şuramdaydı...
Ve anlıyordum…
 

Dündar Sansur

 
 
 
 

Copyright © 2008 Dündar Sansur.Her hakkı saklıdır.

www.dundarsansur.com

Tasarım:Faruk GÜNEŞ